sir olly ve tilden katz'ın tanışıklığı

1
2010 yılının haziran'ına dayanır. ya bilim adamı olacaktık, ya da sözlük üyesi... o gün günaylar apartmanı'nın giriş katında oturan sevcan teyze'den bir tesisat işi geldi. - "alalım şu işi," dedim, dinlemedi. akşamına bir sözlüğe üye olduk. yazık oldu... :/

#460840 Olly | 04/04/2015 18:52
2
tilden iyi de çevresi kötü.

#460841 gideniaratmayanadam | 04/04/2015 18:53
3
Evlenmiceksiniz yani. :(

#460847 oldu o zaman | 04/04/2015 19:07
4
tilden'in gönlü başkasındaymış... olly tilden katz

#460848 tuzruhu | 04/04/2015 19:09
5
gideniaratmayanadam tilden'in çevresi etrafında bir tam tur atmak, 11 saat 22 dakikaya tekabül ediyor. nasıl iyi olsun? oldu o zaman o beyaz içliği giymeye devam ettiği sürece şur'dan şuraya gitmem on'lan!

#460850 Olly | 04/04/2015 19:10
6
tuzruhu ayranda onun gönlü... :/

#460852 Olly | 04/04/2015 19:13
7
olly'nin hep büyük hayalleri oldu.. cenevre bilim zirvesinden çıkıp masaçusets'de ki laboratuvarına uğramak, unuttuğu telefonunu alıp paraguayda ki başka bir bilim zirvesinde açılış konuşmasını yapmak gibi.. bense sadece garanti bankası sümerevler şubesinde, gişede gördüğüm(onlar gişe değil, operasyon diyor) ebru ile evlenmek, ersoylar 1 apartmanındandaki az ışık alan evimin sabah saatlerinde iyice karanlıklaşan mutfağında ebru ile her sabah yırtık örtülü masamızda kahvaltı yaparken "zeytin çekirdeğini tabağa mı koysam, masa örtüsüne mi koysam" tedirginliğini yaşamanın hayallerindeydim.. ben kazandım..

#460853 tilden katz | 04/04/2015 19:14
8
peki zeytin çekirdeğini tabağa mı koyuyorsun, masa örtüsüne mi?

#460854 Olly | 04/04/2015 19:17
9
pazartesi, çarşamba, cuma masaya, diğer günler örtüye.. pazar hariç.. pazar kahvaltısını çiçeğimle beraber sahilde yapıyoruz.. *-*

#460855 tilden katz | 04/04/2015 19:18
10
bu durumdan hareketle yüzde 42 oranında başarılı olduğun tezini ortaya koyabilirim. en azından zeytin çekirdeği mevzusunda... pazar gününü istatistiğin dışında bırakıyorum. :/

#460856 Olly | 04/04/2015 19:21
11
hesaplamalarını gözden geçirmeni isteyeceğim sevgili sir ollyvander.. sanıyorum sinüs'ü 44.25 almışsın ve fakat pazar gününü hesabın dışında tuttuğumuzdan dolayı eksponansiyel ifadelerdeki hesaplamalarda virgülden sonraki 4 basamağı değil, 8 basamağı hesaba katman gerekiyor.. kısaca ondalıklı sayıları yanlış yuvarlamışsın.. eksin..

#460857 tilden katz | 04/04/2015 19:23
12
olaya; sen, ebru ve zeytin çekirdeği üçgeninden bakıyorum. ve zeytin çekirdeği, zeytinin çekirdeği; sen ve ebru ise insan olduğunuza göre bu bir eşkenar üçgen... dolayısıyla böylesi bir üçgende sinüs kullanmaya ihtiyaç dahi duymadım teknik olarak... direkt pisagor bağıntısı vasıtasıyla sonuca ulaştım. 2010 yılında sana şu tesisat işine girelim demiştim. girmedin. girseydin doğru hesaplardın sonucu... yüzde 42'ni kınıyorum senin... yine de eksi veremiyorum. o da senin hatrına değil! geçen önümde 17 kişi olmasına rağmen işlemimi ilk sıradan yapan ebru'nun hatrına... :/

#460862 Olly | 04/04/2015 19:29
13
evet.. akşam yemeğinde bahsetti..biraz tedirgin olmuş, sen bankanın ortasında "evreka!!!" diye bağırınca.. "önemli değil yaşama sebebim, muhtemelen aklına hayatımızı kolaylaştıracak ve milyar dolarlar değecek fakat hiç bir zaman hayata geçemeyecek bir fikir gelmiştir" diye teselli ettim onu.. yemekten sonra sarılıp şömine ateşini izlerken "sence bir daha gelir mi" diye sordu ürkekçe, "gelirse güvenliğe haber ver canımın en dibi.." diye kaygısını o kuş gibi kalbinden uzaklaştırmak istedim.. bir daha bankaya gitmeni istemiyorum olly, şehremini şubesi sana daha yakın, oradan halledebilirsin.. tüm bunların dışında, olaya bakış açın birinci adımdan yanlış.. zira ben, ebru ve zeytin çekirdeği bir üçgen oluşturacak formda değil, bir doğru oluşturacak yapıdayız, üçümüzü aynı hizada düşünmen gerekiyor.. bu noktada açılarımızdan söz edilemez, sen de öylece kalırsın.. eksi..

#460864 tilden katz | 04/04/2015 19:35
14
- "evreka!!!" şeklinde işittiğini zannettiği tabirim esasen "evreka!!!" değil, "evrak!!!" ifadesiydi tildencim. bana, "ne işiniz var garanti bankası merzifon şubesi'nde, bu kılıkla adam soymaya mı geldiniz," diye ısrarla sorular soran güvenlik görevlisine, "evrak işi , evraaak!!!" şeklinde cevap vermiştim. tabii sen 2010 yılındaki teklifi reddedince çulsuz kalıverdik. üstümüzü başımızı çekip çeviremez hallerdeyiz artık... yanısıra olaya bakış açımın yanlışlığından, durumun üçgenle uzaktan yakından alâkası olmadığından, doğrulardan, yanlışlardan falan bahsetmişsin. burada aklıma derhâl sinüsten bahsettiğin cümlelerin geliverdi: - "bu adam her ne kadar 2010 yılından bu yana bilimden uzak kalsa da doğruda sinüs arayacak hali de yok ya?" deyiverdim kendi kendime... sonrasında vazgeçtim. zaten halihazırda sinüslerin de doludur hep senin... şarıl şarıl akar burnun ve bilirsin, ben bundan hiç hoşlanmam! kısa süren bağkur ödemesi işlemim esnasındaki diyaloğumuzda farkettim ki, ebru da pek makûl karşılamazmış. ha bir de laf aramızda; kaldion parfümünü kullanmandan da hiç hoşlanmazmış.

#460869 Olly | 04/04/2015 19:50
15
yaz beni..

#460876 gideniaratmayanadam | 04/04/2015 19:57
16
2010 yılında kaçırdığımız treni kırk bin defa başıma kalkınca sana büfede ortaklık teklif ettim.. "senden tek ricam, gelirimizi, giderimizi bilelim.. gerekirse sigortalatırım da" dedim, sana yetemedim.. o beğenmediğin küçücük büfeyle bir hayat kurdum, ebru'yla şahanenin, mükemmelin sadece bir tık altında geçinip gidiyorum, 2 aya kadar nın da taksidi bitiyor.. sense bankalarda güvenlik görevlilerine "evrak!!!!!" diye bağırır, üstünü başını çekip çevirmenin çaresini kredilerde görür durumdasın.. yazık.. ebru "yaz aylarına doğru kaliforniya'ya mı gitsek" diyor, ben de "biz değil olly gitsin kaliforniya'ya, beğenirse biz de gideriz" diyorum.. kısfmet..

#460881 tilden katz | 04/04/2015 20:03
17
sonuçta beraber evleneceksiniz yani.

#460884 oldu o zaman | 04/04/2015 20:08
18
bu aşk böyle bitemeeeez.

#460885 oldu o zaman | 04/04/2015 20:08
19
xeske okumlayabilsem.

#460887 gideniaratmayanadam | 04/04/2015 20:09
20
bu son. www.youtube.com/...

#460888 oldu o zaman | 04/04/2015 20:10
21
evet... büfedeki ortaklık işine neden girmediğime dair aklımda devamlı şüpheler sancıyor tildencim. 2010 yılındaki tesisat işine girmeyi reddedişin, uzun vadeli yatırımlara yönelik yeteneğine dair açık ve net izlenimler uyandırıyordu zihnimde ve sana yardım elini uzatıp uzatmamak ikilemi arasındaki tercihim, vicdanımı bugün bulunduğu pozisyona maaleseftir ki sürükleyiverdi. o ebrum ismini verdiğin büfenin, hâlâ merzifon halk pazarı'nın yanındaki kirli beyaz barakada yer alışından duyduğum hüznü sana kelimelerle tarif edemeyecek durumdayım. olan oldu vesselam, artık geri dönülemeyecek durumdayız ve ikimiz de bağrınıp çağırmaktan alıkoyamıyoruz kendimizi... ben bir takım ticari anlaşmalara yönelik yüksek montanlı kredi arayışlarında "evraaak," şeklinde bağırmalarımdan dert yanıyorum, sen ise yorgunluktan bitâp hâldeki yardımcın şeyhmuz'a, "tuzluuuuk," diye bağırarak müşterilere yetişmeye çalışmaktan keyf'almaya çalışıyorsun. üstelik kalkülatörsüz de hesap yapamıyorsun. ikimiz adına da üzülüyorum.

#460898 Olly | 04/04/2015 20:27